12 Ocak 2011 Çarşamba

ELİF'İN GÜNLÜĞÜ...

Bugün ELİF' in günlük neler yapıp,neler yediğinden bahsetmek istedim.Bu aralar iştahımız yerinde,gerçi iştahı günü gününe uymuyor.Neyse her sabah 05:00 sıralarında bir ağlamayla uyanıp yatağımıza yanımıza aldığımız an susup tekrar uyuyan bir zilli kıza sahibiz.Kesinlikle yatağa yanına alınmasına karşı olan ben şimdi uykunun o güzelliğinden ayılmamak için mecburen yanıma alıp onun o eşsiz güzel bebiş kokusuyla tekrar uykuya dalmak ayrı bir tad veriyor.Sonra sabah 7 ye kadar ta ki ben yataktan kalkasıya kadar kocişimle ve bebişimle beraber uyuyorum.Saat 07:15 annem geliyor devir-teslim gerçekleştikten sonra ben ve kociş hazırlanıp doğru işe :((( neyse kızımız kahvaltıya başlıyor.5-6 bebe bisküvisi,labne peynir,pekmez,1 çay kaşığı zeytinyağı,2 günde bir yumurta sarısı(bazen cevizde koyuyoruz)keçi sütü veya suyla bisküvileri ıslatıp kahvaltısını afiyetle bir güzel yiyor miniğim benim.saat 09:30-10:00 civarıda 45 dakika uykumuz var,bir şekerleme yapııp,saat 11:30 gibi yani kahvaltıdan 4 saat sonra yarım muz,yarım armut,kivi,elma artık o gün sıra hangi ikili grubtaysa cam rendeden geçirip onlarıda binbir oyunla yediriyoruz.saat 15:00 civarında çorba olarak menüde ne varsa(her nekadar tarhana ve sebze çorbalarından hoşlanmasada) mercimekti, tavuk çorbasıydı yedirmeye çalışıyoruz.Sonra 1,5 saate yakın mutlaka uyuyoruz yoksa bize çok eziyet ediyor.Saat 18:00 pirinçunu-muhallebi yediriyoruz.O sırada bizim eve gelmek üzere olduğumuzu anlıyormu seziyormu artık bilemem başlıyoruz mızıklanmaya huzursuzluklara.eşimle ben içeri girer girmez elif oda oda gezintiye başlıyor,1 dakika oturtmuyor bizi.Şımarık kız bütün nazı kaprisi bize vallahii.Annem kızım gündüz vallahi hiç böyle yapmıyor,siz alıştırıyorsunuz deyip söylensede biz kıyamıyoruz kuzuya.Bandajla zaten hareketleri kısıtlandı bütün gün hava şartlarından dışarı balkona bile çıkamayınca sıkılıyordur.Ne bileyim oturup oyuncaklarıyla oynamayıda bilmiyor,daha doğrusu bandajlardan oturamıyor bile.Ne yapalım kıyamadığımız için gezdiriyoruz.Neyse yemekti,bulaşıktı,toparlanmaktı vs... derken bir bakmışız saat 21:00 olmuş.Yine günlük keçi sütünden mayalanmış olan yoğurdumuzu yemeden uyumuyoruz.Çok şükür yoğurdu çok seviyor oyunsuz yiyor vallahi.Sonra pijamalarımızı giyip doğru uykuya dalıp günümüzü tamamlıyoruz.Herzaman şükrediyoruz gece uykusunun yerini hiçbir şey tutmuyor.Kızımızda bu konuda bize hiç zorluk çıkarmadı.inş bundan sonrada böyle gece uykularını deliksiz uyuyarak devam eder.Bu arada akşam olunca battaniyede sallanarak uyuyoruz,malum yine nazı bize geçiyor.Normalde gündüzleri annem beşiğinde uyutuyor.Neyse biz onun herşeyine razıyız yeter ki iyi olsun sağlıklı bir şekilde büyümesine devam etsin....Tüm uykularımız bebişlerimizin olsun :)))

11 Ocak 2011 Salı

öyle bir geçer zamanki :)))

Tüm blog dostlarıma öncelikle koskocaman merhaba diyor ve çok uzun bir ara verdiğim için de özür diliyorum. Bu kız hepten bizi unuttu gitti diye zannetmeyin...Ara ara bloğumu ziyaret ederek sizlerden kopmamaya gayret gösterdim.Her ne kadar yorum yapmamış bloğumda birşeyler paylaşmamış olsamda yinede takipteydim...
Zaman o kadar hızlı geçiyorki ben bile anlamıyorum.Çok hızlı bir şekilde az ve öz olarak bahsedeyim.47 günlükken işe başladım.Geniş çalışma saatleri içerisinde işe gidip gelmelerim başlamıştı.Zor oldu ama çalışmam gerekiyordu.Neyse bu arada küvezden çıktığı gün chek-up yaptırdığımızda böbrekte up darlık sorunuyla karşılaştık.İlk işimiz İstanbul'dan nefroloji üzerine prof.dr.Lale Sever'den randevu almak oldu.1 eylül günü gittik ve inanılmaz müthiş bir insanla karşılaştık.Kendilerine her konuda minnettarız....Aylık rutin kontrollerle takip etmeye başladık ki 6.ayımızda bu sorunu ilaç tedavisi görmeden kendi kendine aştı kızımız.Daha sonra üzerine kalça çıkıklığıyla karşılaştık.Halen devam etmekte olan palvik bandajla tedaviye başladık.Onun içinde Bakırköy'de ortopedi dr.Gazi zorer'e gidiyoruz.işinde oldukça başarılı uzman birisi.29 ocakta bir kontrolümüz daha var.Her seferinde bir umutla gidiyoruz, acaba bu sefer çıkarıp kızımızı özgürce yere bırakabilecekmiyiz diye düşünmeden de edemiyoruz.İlk başlarda özellikle ilk 3 günü inanılmaz zor geçirdik.Hareketlerinin kısıtlanmış olması çok sıkıntı yarattı bize.Tek güzel yanı taşıması çok rahat oluyor.Bandaj sırtından geçtiği için yatırması ve kaldırması çok rahat oluyor.
Kızım Elif şuanda 7 aylık.Motor gelişimini 1,5 ay geriden takip ediyoruz.1 yaşına kadar böyle devam edicez sanırım..Erken çalışmaya başlamamla 3,5 aylıkken maalesef kızım emmeyi bıraktı.Ek gıdalarla aramız şimdlik iyi.Gayet düzenli şekilde beslemeye gayret gösteriyoruz.Gerçi yanlış oldu annem gayret gösteriyor demeliydim.Sabah 07:00 akşam 20:00 arası hafta sonuda bitmeyen mesaisiyle kuzumu büyütmeye çalışıyor.Annemin hakkını nasıl öderim bilemiyorum. Annelik çok zor;bunu anne olunca çok iyi anladım.ALLAH'ım kimseye anne,baba,kardeş ve evlat acısı yaşatmasın.
Neyse ki halimize her zaman şükrediyorum.Her ne kadar kızım erken dünyaya gelip ilk haftasını küvezde geçirip,küvezden çıktığı gün böbrekteki up darlığı sonunu öğrenmemizle birlikte arkasından sağlık sorunlarımızın kalça çıkıklığıyla devam etmesi her ne kadar canımızı acıtsada yinede rabbime binlerce kez şükürler olsun...İnsan o kadar çok problemlerle dolu insanlarla karşılaşıyorki haline şükrediyor.Erken teshisle ameliyat olmadan tedavi olabiliyoruz.Bunlar hep beni rahatlatan faktörler.herkese bol sağlıklı günler diliyorum.en kısa zamanda resimlerimizi de yayınlamayı atlamıcam.Özlem dolu dönüşte çok zor oluyormuş.
Hepinize bol sağlıklı günler diliyorum.Sağlıcakla kalın :)